Archive for the kara blok ( black block ) Category

kara blok çağrısı !!! / black block call !!!

Posted in Anarşizm (Anarchizm), Anti Kapitalizm (Anti Capitalism), Çevre (Enviroment), destek ( support ), duyuru / announcement, Ekoloji (Ecology), haberler ( news ), kara blok ( black block ) on Mayıs 3, 2011 by anticopyrighttr

insanı, hayvanı ve gezegeni sömüren, katleden kapitalist elitleri karşılıyoruz !!!

3 – 5 mayıs tarihlerinde küresel / yerel karar vericiler gezegen üzerindeki suyu nasıl talan edeceklerini konuşmak üzere yeniden istanbul’da olacaklar.

devlet kurumları, küresel / yerel şirketler ve küresel sermaye ve yerel hükümetlerin güdümündeki stk ‘lardan oluşan dünya su konseyi, o günlerde haliç kongre merkezi’nde küresel kapitalizmin gezegen üzerindeki tüm sular hakkinda sınırsız sömürü hırsıyla ve kaynakların tamamen tüketilmesi sonucunu doguran talan anlayışıyla yeni kararlar alırken, bizler de onları sokaklarda rahat bırakmayacağız ve haliç kongre binasının kapılarına dayanıyor olacağız.

kara blok çağrıcıları

tarih: 3 mayıs salı, 2011
saat: 10.00
toplanma yeri: beyoğlu adliyesi önü, halıcıoğlu

an action call from the black block against the 2nd istanbul international water forum which will take place from may 3rd to 5th, 2011, at the haliç congress centre in istanbul, turkey…

toronto g20 protests compilation

Posted in A.C.A.B., aktivizm (activism), Anarşizm (Anarchizm), Anti Kapitalizm (Anti Capitalism), Eylem (Protest), kara blok ( black block ), küreselleşme ( globalization ), Vandalizm (Vandalism), video on Haziran 30, 2010 by anticopyrighttr

toronto’da g20 protestoları fazlasıyla ateşli geçti. eylemciler sokakları şenlik alanına çevirdiler. linkteki arşiv toronto sokaklarında g20 boyunca yapılan eylemlerden ve çatışmalardan derlemeler.

this archive contains videos about g20 protests and clashs at toronto. this protests maybe one of the biggest action in canada history.

İNGİLİZCE / ENGLISH

indir / download

http://rapidshare.com/files/404062638/toronto_g20_2010_comp.zip.html

may day – athens

Posted in 1 Mayıs (1 May), Anarşizm (Anarchizm), Eylem (Protest), kara blok ( black block ), video, Yunanistan (Greece) on Mayıs 4, 2010 by anticopyrighttr

1 mayıs’ta atina yine hareketli ve yine ateşliydi. Bizde olayların içinden çekilmiş videolardan oluşan bir arşiv hazırladık. Tüm bu videoları çeken ve kolajlayan Mr. Taper (aka GianT) ‘a teşekkürler.

Bunch of videos from 1 may at athens. All videos catched by Mr. Taper aka GianT.

DİLE GEREK YOK / NO NEED LANGUAGE

indir / download:

http://rapidshare.com/files/383366468/1may-athens.zip

istanbul: 1 mayıs’ ta kara bayraklarla…

Posted in 1 Mayıs (1 May), aktivizm (activism), Anarşizm (Anarchizm), destek ( support ), duyuru / announcement, haberler ( news ), kara blok ( black block ) on Nisan 28, 2010 by anticopyrighttr

Ve majesteleri Taksim’i işçi sınıfına lütfetti…İşçi sınıfının “öncüleri” bir haftadır majestelerinin jestini bir geri adım olarak görüp zafer çığlıkları atıyor. Ancak kazın ayağı öyle değil.

Bu topraklarda süregelen sınıf mücadelesi içerisinde en çok tartışılan konulardan birisi olan 1 Mayıs kutlamalarının Taksim’de yapılması meselesine bu sene açılım üzerine açılım yapan hükümet son noktayı koymuş görünüyor. Kabul ki, bu ne bir mücadelenin sonucu ne de özgürleştiren bir devletin Türkiye işçi sınıfına bir jestidir.

Bugün, hükümet fark etmiştir ki, kitleler Taksim yasağı olmadan da kontrol altında tutulabilir. Allah’ın her günü eylem yapılan ve artık neredeyse çoğu eyleme çevik kuvvet bile gönderilmeyen bir tüketim bölgesinde binlerce insanın 1 Mayıs kutlaması devleti ve burjuvaziyi nasıl korkutabilir ki… Bir kaç ulus-ötesi firmanın camının çerçevesinin indirilmesi mi riskli olan yönetenler için?…Tabii ki değil. IMF ve Dünya Bankası eylemlerinden bildiğimiz kadarıyla, polis eylemcilerin toplantıların yapılacağı salona yaklaşmalarındansa onları bir çok mağazanın olduğu Beyoğlu’na ve Sıraselviler’e sürmüştü.

Peki neydi devlet ve devrimciler için Taksim gibi İstanbul’un tüketim, sömürü ve uyuşmanın merkezi olan bir meydanı vazgeçilmez kılan? Devrimciler için Taksim 1977’de gerçekleştirilen katliamdan sonra anlam kazanıyor. 1978’den bu yana işçiler, sosyalistler ve devrimciler her 1 Mayıs’ta 77 katliamınının hesabını sormak ve katledilenleri anmak üzere Taksim’i 1 Mayıs alanı olarak görüyorlar. Buna karşın yasakçı, faşist ve kendine güvensiz bir devletin güvenlik bahanesiyle çıkardığı yasa ile bugüne kadar süren inadını görüyoruz Taksim’e dair.

33 yıldır her bahar geldiğinde tek gündemimiz Taksim meydanında 1 Mayıs’ta olmuştur. Taksim hem devlet hem de devrimciler için bir namus meselesine dönüşmüştü. Ve bugün majesteleri hiçbir şey olmamış gibi Taksim’i 1 Mayıs’a açtı. İşçi sınıfının resmi önderleri ve devrimciler zafer naraları atmaya devam ediyorlar. Önce devletin yasalarında Devlete ve Kapitalizme karşı ezilenlerin mücadele, direniş ve dayanışma gününü resmi tatil ilan ettirdiler şimdi de Taksim’i 1 Mayıs’a açtırdılar. Ne büyük zafer öyle değil mi? Bu kazanımları toplumsal devrim mücadelesi tarihinde nereye koyacağımızı bilemiyoruz.

O gün polis barikatlarıyla, yoğun güvenlik terörüyle kuşatılmış ve büyük ihtimalle kimlik kontrolleri, üst aramalarıyla polis terörünün estiği bir Taksim işçi sınıfının mücadele ve direniş gününe ne kadar yakışır değil mi? Bugünkü siyasal iktidar ne yazık ki her şeyin içini boşalttığı gibi artık Taksim’in de içini boşaltmış görünüyor. Sınıf savaşımının alan mücadelesine yansıdığı Taksim’de 1 Mayıs tartışması geçen sene “makul kalabalık” dayatmasıyla bu sene de sendikaların “provokatörleri” aralarına almama sözüyle sınıflar arası barışa ve gönüllü boyun eğdirmeye hizmet eden bir saldırıya dönüştürülmüştür…

…ve ilan ediyoruz ki izin verilen ve “makul” bir Taksim karşı-devrimcidir.

Majestelerinin bize Taksim’i lütfetmesinin altında işçi sınıfını ve tüm ezilenleri teslim alma güdüsü yatmaktadır. Bu, basit bir inatlaşma değildir. Polis tacizleri ve barikatları arasına sıkıştırılmış bir bayramı reddediyoruz. 1886’da Haymarket’ten, 1977 Taksim’den 1996’da Kadıköy’den ve son olarak 2009’da Cihangir’deki Kara 1 Mayıs’tan bu yana 1 Mayıs yönetenlere ve sermaye sistemine karşı mücadelenin, isyanın ve direnişin sembolleştiği bir gündür. Majestelerinin 1 Mayıs’ı patronlar için “emek” ve sınıflar arasında “dayanışma ve barış” bayramına dönüştürülmesini reddediyoruz.

Sermaye sınıfı saldırılarını her alanda arttırırken, küçük kırıntılarla özgürleşme illüzyonu yaratmak istiyor. Kürt gençlerine kurşun, çocuklarına da yıllarca süren hapis yaşamı vaat eden Kürt açılımı, demokratikleşme safsatasıyla neo-liberal sömürge politikalarının rahatça uygulanabilmesi için ileri sürülen anayasa değişiklikleri, milyonlarca insanın evlerini başlarına yıkarak göçe zorlayan, yoksulları şehrin dışında kurulan betonarme mezarlıklara gömmek isteyen kentsel dönüşüm zırvası, endüstriyel kapitalist uygarlığın “kalkınma ve ilerleme atılımı” söylemiyle doğal ve ekolojik mirası zengin bölgelerde gerçekleştirilmek istenen ve tamamen ekolojik yıkımla ve göçle sonuçlanacak olan enerji politikaları, bağımlılık ve yıkım anlamına gelen su ve gıda politikaları, hastanelerin daha verimli işlemesi vaadiyle özelleştirilerek yüz binlerce sağlık emekçisinin işten atılması, insanların parası kadar sağlığa sahip olacağı bir sağlık reformu, yüz binlerce insanın güvencesiz ve işsiz kalmasına neden olacak özelleştirme çalışmaları ve sayısız alanda ezilenlere yönelik baskı, sömürü ve ayrımcılık sürerken 1 Mayıs’ın sınıflar arasında barışçıl bir bayram havasında kutlanması bir yenilginin ve bu yenilginin inkar edilmesinden başka bir şey olmayacaktır.

Ezilenlerin bayramını ancak zalimlerin barikatlarının yıkıntılarının üzerinde gerçekleştireceğimiz halaylar, horonlar ve danslarla mümkün kılmalıyız. Polis ve devlet gözetiminin olduğu bir Taksim’de veya bize uygun görülen başka çiftliklere girmeyeceğiz. Bizim yerimiz kendi belirlediğimiz alanlarda ve dayatılan “makul” çizginin dışı olacaktır. Yerimiz efendilerimizin ikiyüzlü demokrasilerinin, aslında dayatma olan sınırsız tüketimden başka bir şey olmayan özgürlük vaatlerinin, tabiatı karış karış talan eden, insanı makinanın dişlisine indirgeyen, sömüren, itiraz edeni baskı altına alan ve katleden, milyarlarca hayvanı acı dolu süreçlerden geçirerek gözlerini kırpmadan katleden sanayi sistemlerinin ve tüm iktidarların yıkılabilir olduğunu göstereceğimiz yerler olacaktır. 1 Mayıs 2009’da Cihangir’deki isyancı duruş Taksim – 1 Mayıs ve mücadele tartışmalarına bir yanıttı ve bu sene de yanıtımız aynı kararlılık ve sadelikte olacaktır.

1 Mayıs; Ezilenlerin Efendilerine Açtıkları Savaştır!
1 Mayıs; Direniştir!
1 Mayıs; Sıradanlar-arası Dayanışmadır!
1 Mayıs; Hiçbirşeydir! Aslolan İsyandır!

Kara Blok çağırıcıları

a call for the may day from istanbul …

the black block papers

Posted in ABD (USA), Anarşizm (Anarchizm), Anti Faşizm (Anti Fascism), Anti Kapitalizm (Anti Capitalism), Autonomism, e-kitap ( e-book ), kara blok ( black block ), yakın tarih ( near history ), şehir ve direniş ( city and resistance ) on Ocak 10, 2010 by anticopyrighttr

kuzey amerika kara bloğundan savaş karşıtı hareket ve seattle’ a uzanan, 1998 – 2005 arasını kapsayan kronolojik çalışma ( 379 sayfa )

history of black block; an anthology fabout the  north american anarchist black block, seattle and anti war movement between the years of 1998- 2005 ( 379 pages )

çalışmaya katkıda bulunmak ve hard copy olarak almak için / for buying as a book:

http://www.infoshop.org/page/BlackBlocPapers

İNGİLİZCE / ENGLISH !!!

indir / download:

http://rapidshare.de/files/48975711/Black_Block_Papers-II.rar.html

ya da / or:

http://hotfile.com/dl/23684340/0598396/Black_Block_Papers-II.rar.html

ya da / or:

http://netload.in/dateiVU0GUf2vab.htm

ya da / or:

http://www.gotupload.com/p2h3s5hfuqdg/Black_Block_Papers-II.rar

ya da / or:

http://rapidshare.com/files/333312878/Black_Block_Papers-II.rar.html

bonfire of resistance !

Posted in aktivizm (activism), Anti Kapitalizm (Anti Capitalism), Eylem (Protest), haberler ( news ), kara blok ( black block ), Sokak Sanatı (Street Art), uluslararası para fonu - dünya bankası ( imf - wto ), şehir ve direniş ( city and resistance ) on Ekim 14, 2009 by anticopyrighttr

3635fft22_mf263743imf-kara-2imf-karafgjrtu5b5959d9-590335659f03e60-6fft22_mf263749fft22_mf2637617ekim-imf0631335900000314821871419_kdgrdjh4678ıee7dfbcf-1gdhjksrtyuthıklişuopimf7ekim-imf078b3daf76-139a520199-1115161702102222232402702802949525453555758603406b0544f-16941e69b8-900000314750000031481000003148600000314870000031489abb9433d-2bd5c8810-8d6ef7c1f-10028c3d574d9-12fft22_mf263752fft22_mf263754fileghkghtyqhjfhjlltuşlıopüusduıp68uıpo6uıtuoutıoşyıopğiistanbul3istanbul8

yer darlığından ancak bu kadar…

we don’t have so much space, so that’s all that we could share…

kara blok çağrısı / black block call

Posted in haberler ( news ), kara blok ( black block ), uluslararası para fonu - dünya bankası ( imf - wto ) on Eylül 27, 2009 by anticopyrighttr

black

Anarşist ve anti-otoriter yoldaşlara çağrımızdır,

Küresel kapitalist elitler yeni sömürü planlarını istişare etmek için İstanbul’a geldiklerinde sokaklarda isyan ve direniş ateşiyle karşılanacaklar.

Soyup soğana çevirilen, evsizleştirilen, yaşadığı topraklara yabancılaşarak göç etmeye zorlanan ve göç ettikleri ülkelerde acımasız göçmen yasalarına maruz bırakılan, herhangi bir muhalefet kıpırtısında bile polis-asker devletiyle karşı karşıya bırakılarak muazzam baskılara uğrayan, hapsedilen, katledilen dünya halklarının küresel öfkesi İstanbul sokaklarına bir ayaklanma pratiği olarak yansıyacaktır. Küresel kapitalistler ve onların yerli hükümetleri bilmeliler ki Seattle’da, Cenova’da, Prag’da, Atina’da ve Strasbourg’da olduğu gibi daha fazla sömürü planına karşı daha fazla direnişle karşılaşacaklar…

“Dünyamızı bize dar edenlere İstanbul sokaklarını dar edelim”, “IMF ve Dünya Bankasını durduralım” diyorsanız Kara Blok’un isyan ve direniş girişimine omuz verin!

Bizi nerede bulacağınızı biliyorsunuz!

We are stopping IMF and the World Bank!

Our call to anarchist and anti-authoritarian comrades

Global capitalist elites will be welcomed by insurgent and resistance fires on the streets when they come to Istanbul to deliberate their neo-exploitation plans.

The global rage of the world populations who are bled white, who are kicked out of their homes, who are estranged from their lands and forced to emigrate, who are subjected to brutal immigrant laws, who are confronted with police-army state and enormous oppression in any slight oppositional movement, who are confined in prisons and murdered, shall reflect on the streets of Istanbul as a rebellion practice. Global capitalists and their local governments must know that as in Seattle, Genoa, Prague, Athens and Strasbourg, they shall be confronted with further resistance against further exploitation plans.

If you say, “Let’s make the streets of Istanbul unbearable for those who make life unbearable for us” and if you say “Let’s stop IMF and World Bank”, support the insurgency and resistance initiative of Black Block!

You know where to find us!

BlackBlock Istanbul
Να σταματήσουμε το ΔΝΤ και την Παγκόσμια Τράπεζα.

Κάλεσμα προς τους αναρχικούς και αντιεξουσιαστες συντρόφους μας.

Όταν η παγκόσμια καπιταλιστική ελίτ έρθει στην Κωνσταντινούπολη για να συζητήσει τα νέα σχέδια εκμετάλλευσης, θα τους καλωσορίσουμε στους δρόμους με τις φλόγες της εξέγερσης και της αντίστασης.

Η παγκόσμια οργή των φτωχών, των άστεγων και αυτών που αναγκάζονται να μεταναστεύουν, των θυμάτων της κρατικής καταστολής και των δολοφονημένων αγωνιστών, θα αντανακλάστει στους δρόμους της Πόλης ως μια άλλη εμπειρία εξέγερσης. Οι παγκόσμιοι καπιταλιστές και οι κυβερνήσεις τους να βάλουν καλά στο μυαλό τους ότι όσο αναβαθμίζουν τα σχέδια εκμετάλλευσης, θα συναντούν περισσότερη αντίσταση . Όπως έγινε σε Σιάτλ, Γένοβα, Πράγα, Στρασβούργο και Αθηνά.

Να καταστρέψουμε στους δρόμους της Πόλης αυτούς που καταστρέφουν τον κόσμο μας!
Να σταματήσουμε το Διεθνές Νομισματικό Ταμείο και την Παγκόσμια Τράπεζα!

Υποστηρίξτε το κάλεσμα του Μαύρου Μπλοκ για εξέγερση και αντίσταση!

Ξέρετε που θα μας βρείτε.

BlackBlock Istanbul

Aufruf an unsere anachistischen und antiauthoritären Genossen,

Die Eliten des globalen Kapitalismus kommen nach Istanbul, um Ihre neuen Ausbeutungspläne zu beratschlagen. Doch sie werden mit dem Feuer des Aufstands und Widerstands empfangen werden.

Die ausgebeuteten und verelendeten Massen; Menschen, die gezwungen werden auszuwandern und in der Migration völlig entrechtet zu vegetieren; den Ausländergesetzten ausgeliefert , stehen Sie bei jeder auch so geringen oppositionellen Regung dem Polizei und Militärstaat gegenüber. Die globale Wut der entrechteten, der ausgebeuteten, der eingesperrten und ermordeten Menschen/der Völker wird sich als Aktion des Aufstandes auf die Strassen von Istanbul tragen lassen. Die globalen Kapitalisten und Ihre regionalen Regierungen sollten wissen, dass sie sowie in Seattle, Genova, Prag, Athen oder Strasbourg auch in Istanbul den Widerstand gegen Ihre Ausbeutungspläne zu spüren bekommen werden.

„Lasst uns denen, die uns die Welt zu eng gemacht werden, die Strassen von Istanbul eng machen!“, „Stoppt den IWF und die Weltbank“. Wenn Ihr Euch diesen Forderungen anschließt, dann reiht Euch ein in den schwarzen Block! Unterstützt den Aufstand und Widerstand des schwarzen Block’s.

Ihr wisst wo Ihr uns findet.

BlackBlock Istanbul

Zastavíme MMF a Svetovú Banku!

Výzva pre našich kamarátov anarchistov a anti-autoritárov

Globálne kapitalistické elity privítame povstaleckým ohňom odporu v uliciach Istanbulu, keď sem prídu rokovať o ich neo-vykorisťovateľských plánoch.

Globálny hnev svetových populácií ľudí, ktorí sú vyciciavaní, ktorí sú vysťahovaní zo svojich domovov, ktorí sú odcudzený zo svojich pozemkov a nútení emigrovať, ktorí sú vystavení brutálnym prisťahovaleckým zákonom, ktorí sú konfrontovaní policajno-vojenským štátom  a obrovským útlakom aj pri tom najmenšom vyjadrení nesúhlasu, ktorí sú stiesnení vo väzniciach a vraždení, nech sa odzrkadlí v uliciach Istanbulu formou rebélie proti stávajúcemu systému. Globálny kapitalisti a ich lokálne vlády musia vedieť, že rovnako ako v Seattli, Janove, Prahe, Aténach a Štrasburgu, budú konfrontovaní s ešte silnejším odporom proti ich nasledujúcich plánoch vykorisťovať.

Ak hovoríte, “Urobme ulice Istanbulu neznesiteľné pre tých, ktorí robia život neznesiteľným pre nás” a ak hovoríte “Zastavme MMF a Svetovú Banku”, potom podporte povstaleckú iniciatívu Black Block!

Viete kde nás nájdete!

BlackBlock Istanbul

imf dünya bankası’na karşı direniş günleri koordinasyonu ( istanbul / 1 – 8 ekim 2009 ) / coordination of resistance days against imf / wb ( istanbul / 1 – 8 october 2009 )

Posted in aktivizm (activism), Anarşizm (Anarchizm), Anti Kapitalizm (Anti Capitalism), destek ( support ), emek hareketleri ( worker movements ), etkinlik-eylem-anma, Eylem (Protest), haberler ( news ), kara blok ( black block ), küreselleşme ( globalization ), uluslararası para fonu - dünya bankası ( imf - wto ), şehir ve direniş ( city and resistance ) on Temmuz 15, 2009 by anticopyrighttr

logo

DİRENİŞİN ŞENLİĞİNE BEKLİYORUZ !

Çok uluslu kapitalist şirketlerin, devletlerin temsilcileri ve bürokratları, milyarlarca insanın hayatını karartacak kararlar alacakları IMF (Uluslararası Para Fonu) ve Dünya Bankası’nın yıllık toplantısı nedeniyle 6-7 Ekim 2009 tarihinde İstanbul’da olacaklar.

Yoksul milyarlar ve üzerinde yaşadığımız gezegenin geleceği için sömürü zincirine bir halka daha eklemekten başka bir işe yaramayan ekonomik paketlerin, yapısal uyum koşullarının, kemer sıkma politikalarının ve yeniden yapılandırmaların konuşulacağı, kapitalist egemenlerin çıkarını korumak adına yapılacak bir zirve toplantısı daha…

Yaşanan bunca deneyim açık bir şekilde göstermiştir ki (Arjantin, Jamaika, Ekvador, Nijerya, Kenya vs.) uygulanan IMF ve Dünya Bankası politikalarının insanlara yoksulluktan ve sömürüden başka bir getirisi yoktur ve olamaz. Kapitalizmin küreselleşmesinin başlıca mimarlarından olan IMF ve Dünya Bankası, kentsel dönüşüm politikaları (soylulaştırma) ile yoksulların evlerinden ve yaşam alanlarından sürgün edilmelerinden; yaşamın en temel unsuru olan suyun özelleştirilerek bir avuç şirketin ipoteği altına alınmasından; uygulanan tarım politikalarıyla yerel üreticinin küresel kapitalist patronlara mahkum edilmesinden; yeni istihdam yasalarıyla çalışanların zincirlerine yeni halkalar eklemekten birinci dereceden sorumlu aygıtlardır.

13.000 soyguncu ve bunları korumak için emir almış daha fazla sayıda kolluk kuvveti o günlerde aramızda dolaşıyor olacaklar. Büyük bir olasılıkla da günlerimizi cehenneme çevirecekler! Aramalar, kimlik sormalar, yolları kapamalar, çit örmeler vs..

Gelin hep beraber bu günlerde biz onların yaşamını cehenneme çevirelim. Bizim şenliğimiz, onların kabusu olsun!

1 – 8 Ekim arasında IMF ve Dünya Bankası’na karşı çeşitli eylemler, söyleşiler, film gösterimleri, sergiler, atölye çalışmaları, konserler organize etmeyi istiyoruz. Başka ülkelerden ve şehirlerden geleceklerin barınma ihtiyaçları karşılanacaktır. Organizasyonları ve etkinlik hazırlıklarına katılmak isteyenler iletişim bilgileri üzerinden bizimle temasa geçebilirler. Ayrıca yapılan hazırlık çalışmaları hakkında düzenli bilgi edinmek isteyenler periyodik olarak güncellenecek web sitemizi ziyaret edebilirler.

Direnişin şenlikli günlerinde uluslararası dayanışmayı yükseltmek umuduyla!

Küresel Sermayeye Karşı Halkların Özerkliği!

Ulusal ve Uluslararası Sermayeye Karşı Çığlığa-

Sen de Bir Ses Ver!

resistanbul

WE ARE LOOKING FORWARD TO SEEING YOU AT THE BONFIRE OF RESISTANCE!

Representatives and breaucrates of multinational capitalist companies will be in İstanbul in 6 – 7 October for the annual meeting of the World Bank and the IMF (International Money Foundation) where they will make decisions to blacken billions of people’s lives.

Another peak gathering to protect the benefits of capitalist sovereigns, where economic packages which have no other use than adding another ring to the exploitation chain for poor billions and for the future of the planet that we live on, reconstructions and austerity policies, constitutional accordance conditions will be discussed…

The experiences in true life (Argentina, Jamaica, Ecuador, Nigeria, Kenya etc.) evidently showed that the World Bank and the IMF policies that are applied have no benefit to people other than offering indigence and exploitation, and there is no other way. The IMF and the World Bank which are the leading architect of globalism of capitalism, are the primary responsible instruments for banishment of poor people from their habitats and their homes by urban transformation policies (to ennoble), having hypotec on water which is the primary need of life by a few companies, by condemning the local breeder to global capitalist patrons by agriculture policies, to add new rings to the chains of people who work by the new employement legislations.

13.000 robbers and many more armband forces who take orders to protect them will be walking amongst us in those days. Probably, they will show us the hell! Frisks, ID checks, road blocks, fencing etc…

Come on, let us show the hell to them in those days! Let’s turn our bonfire into their nightmare!

We would like to orginise some concerts, workshops, exhibitions, movie presentations, conversations and activities against the IMF and the World Bank between 1-8 October. Sheltering needs for those coming from other cities and other countries will be met. People who want to participate in preparations for the activities and organisations can get in touch with us over the contact information. Also, those who want to receive regular information regarding the preparation phase of the activities can visit our web site that will be updated periodically.

Hoping to raise the international solidarity in the bonfire days of resistance!

Autonomy of the People Aganist Global Capital!

Add Your Voice to the Outcry Aganist National and International Capital!

bağlantı / contact:

http://direnistanbul.wordpress.com / (Turkish)

http://resistanbul.wordpress.com / (English)

direnistanbul@gmail.com

kara blok 1 mayıs açıklaması / black block – istanbul – , announcement about 1st. of may 2009

Posted in Anarşizm (Anarchizm), haberler ( news ), kara blok ( black block ) on Mayıs 23, 2009 by anticopyrighttr

bomb2

İŞTE O ANARŞİSTLER!

1 Mayıs’ta kara bayraklarımız, maskeli yüzlerimizle çıktık sokaklara…

Bankalara, hiper-marketlere saldıran, camlarını indiren, polisin saldırısını engellemek için çöp konteynırlarını deviren, saksıları barikat kurmak için kullanan, gerektiğinde ‘şiddet’ kullanmaktan sakınmayan bir grup insandık!

Kimdik? Ne yapmaya çalışıyorduk? Neden yüzlerimiz kapalıydı? Neden bankalara, hiper-marketlere saldırıyorduk? Saldırıyorduk; çünkü bankalar ve hiper-marketler, bizim için mücadele ettiğimiz kapitalizmin en belirgin iki unsurunun sembolleri; PARA ve TÜKETİM ÇILGINLIĞI…

Devlet ve egemen medya, toplumsal algıyı, yaptığımız bu eylemin bir şiddet eylemi, bir vandalizm olduğu konusunda yönlendirmeye, manipüle etmeye çalışıyor (ki bu zaten onların işi. Örneğin; star tv’de yayınlanan ‘işte o anarşistler’ başlıklı haber baştan sona kurmaca olduğu gibi, kullanılan ‘markette mahsur kalan çocuk’ görüntüsü ve çeşitli görüntüler başka yerlerden alınarak kurgulanmış bir yalandır).

Biz bu yaptığımızı bir şiddet eylemi olarak görmüyoruz. Biliyoruz ki, yapılara, nesnelere, camlara şiddet uygulayamazsınız. Bunun adı şiddet olmaz; herhangi canlı bir varlığa zarar vermediğiniz sürece. Eğer bunun adına şiddet diyeceksek, polisin, jandarmanın, özel timin, güvenlik güçlerinin ve kapitalizmin gündelik hayatımızın her anına sızan kapsayıcılıktaki baskısına başka bir isim bulmak zorunluluğu doğar. Kapitalizmin ve devletlerin neden olduğu borç batağına saplanma, yaşam güvencelerimizin ellerimizden alınması, açlık sınırında yaşam, baskı, korku, işkence ve faili meçhuller vb. bir çok biçimde gerçek şiddeti yaşıyoruz zaten. Bir isyanımız var ve bunu ortaya koyacak ifade biçimlerini bulma çabasıdır yaptıklarımız.

Bütün bunların gösterinin bir parçası olduğunu, amaçladığımız şey bir gösteri olmasa da buna dönüşeceğini biliyoruz. Buna rağmen, yine de, büyük gösteri’yi sonlandırmayı amaçlayan, son bir gösteri beklentimiz… Paylaşıma, dayanışmaya ve özgürlüğe dayalı bir yaşam biçimini var edebilmek için gerçeği eyleyene kadar devam edeceğiz…

Yüzlerimizin neden kapalı olduğuna gelince, içinde yaşadığımız gösteri toplumunun ve imaj çağının üzerimizdeki olası etkilerini yadsımadan şunu söylememiz gerekiyor; kendimizi korumak zorundayız. Mobeselere, güvenlik kameralarına, medyaya yakalanmamak için yüzlerimiz maskeli olmak zorunda. Zira yaşadığımız bir gündelik hayatımız var ve bunu sürdürmek istiyoruz.

İşçilerin, ‘makul sayıda’ olanları elbette, alana çıkarken ara sokaklarda alana çıkmaları makul olmayan devletin ötekileştirmeye ve terörize etmeye çalıştığı binlerce insan polis şiddetine maruz bırakıldı. Bir anlamda yok sayıldılar. Bizler yok sayılanların ve eylemlerin sonuçsuz olduğunu düşünerek katılmaya tenezzül etmeyip sisteme karşı her geçen gün öfke besleyenlerin aynadaki yansımasıyız. Her birimiz bankaların, hiper-marketlerin, küresel şirketlerin ve devletin soygununa maruz kalıyoruz. 1 Mayıs’ta ve başka zamanlarda olmuş ve olacak olanlar da tüm bunlara karşı bir cevap arayışıdır sadece. Bizler de oradaydık ve alana çıkmaya çalışırken polisin engeliyle ve sonrasında şiddetiyle karşılaştık. Bizde polise karşı direndik. Polise karşı koyuşumuz bedenimizi savunmak içinken bankalara ve hiper-marketlerde ruhumuzu korumak adına izler bıraktık. Bankalar ve hiper-marketler bizleri iliklerimize kadar sömürürken ve toplumun tüm kaynaklarını kendi çıkarları için kullanırken, onların bir kaç camını kırıyor olmak, haksızlık üzerine kurulmuş bu sisteme karşı sömürülenlerin öfkesinden başka bir şey değildir. Bu yüzden küçük esnafa ve özel araçlara zarar vermedik.

Bizim, sokaklara korku salarak bu toplum üzerinde yeni bir baskı aracı olma iddiamız yok. Bu yüzden hiçbir canlıya zarar gelmemesi için çabaladık. Dahası bizler iktidara talip de değiliz. Çünkü sorunumuz yanlış yönetilmek değil bizlerden zorla alınan iradelerimizin demokrasi yalanıyla sürekli baskı altında tutulmasıdır. Bu nedenle bütün devletlere, tahakküm araçlarına ve küresel şirketlere karşıyız. Bu nedenle bizim korku salmak istediğimiz, kar için insanları gözünü kırpmadan işlerinden atan, soyan, kişiliksizleştiren, yarattıkları ahlakı sorgulamadan hapseden, işkence yapan ve katleden bu toplumun bir avuç elitidir. Artık onlar karşısında el pençe divan durmak istemiyoruz. Bugün onların bir iki camını kırmış olmak, bizim olanı geri alacağımızın ve bize dayatılanı yok edeceğimizin mesajıdır. Bir arayışın ve bir oluşun içindeyiz sadece.

Bildiğimiz bir şey var; mevcut sisteme dahil olmayı reddetmek; içindeki sesi ötekinin sesiyle birleştirebilmeyi, yani bir vicdan sahibi olmayı gerektirir. Çünkü kapitalizme karşı mücadele, her şeyden önce vicdani bir meseledir. Bizler, yüzyılımızın özgürlük tomurcuklarıyız…

KARA BLOK